221 Fısıh denilen mayasız ekmek bayramı yaklaşıyordu. 2 Ve başkâhinlerle yazıcılar O'nu nasıl öldüreceklerini araştırıyorlardı; çünkü halktan korkuyorlardı. 3 Ve Şeytan, Onikilerden olan İskariyot takma adlı Yahuda'nın içine girdi. 4 Ve gidip, O'nu nasıl onların eline verebileceğini başkâhinler ve reislerle konuştu. 5 Onlar da sevindiler ve kendisine para vermek için anlaştılar. 6 O da anlaşmaya varıp kalabalığın yokluğunda O'nu onların eline vermek için fırsat arıyordu. 7 Fısıh kuzusunun kesilmesi gereken mayasız ekmek günü geldi. 8 Ve İsa, Petrus'la Yuhanna'yı gönderip dedi: "Gidin bizim için Fıshı hazırlayın ki onu yiyelim." 9 Onlar ise kendisine, "Nerede hazırlamamızı istiyorsun?"dediler. 10 O da onlara dedi: "İşte, şehre girdiğinizde su testisi taşıyan bir adam sizi karşılayacak; onun gireceği eve onun ardından gidin. 11 Ve ev sahibine diyeceksiniz: 'Öğretmen sana, öğrencilerimle birlikte Fıshı yiyeceğim misafir odası nerededir?'diyor. 12 Ve o size üst katta, döşenmiş büyük bir oda gösterecek; orada hazırlayın." 13 Onlar da gittiler, İsa'nın kendilerine dediği gibi buldular ve Fıshı hazırladılar. 14 Ve saati gelince İsa, on iki resuller de kendisiyle birlikte yemeğe oturdu. 15 Ve onlara dedi: "Ben elem çekmeden önce bu Fıshı sizinle birlikte yemeyi büyük özlem ile arzuladım; 16 Çünkü size derim ki, Tanrı'nın krallığında yerine gelinceye dek, ondan artık hiç yemeyeceğim." 17 Ve bir kâse aldı, teşekkür sunarak dedi: "Bunu alın ve aranızda paylaşın; 18 Çünkü size derim ki, Tanrı'nın krallığı gelinceye dek, ben asmanın ürününden hiç içmeyeceğim." 19 Ve ekmeği aldı, teşekkür sunup onu kırdı ve, "Bu sizin için verilen benim bedenimdir; bunu benim anılmam için yapın" diyerek onlara verdi. 20 Aynı şekilde, akşam yemeğini yedikten sonra kâseyi de alıp dedi: "Bu kâse, sizin için akıtılan benim kanımda yeni antlaşmadır. 21 Ama işte, beni ele verenin eli benimle birlikte sofradadır. 22 Ve İnsanoğlu gerçekten kararlaştırıldığı üzere gidiyor; ama kimin aracılığıyla ele veriliyorsa, vay o adama!" 23 Ve o zaman, onlardan bunu yapacak olan kim olabilir diye, kendi aralarında soruşturmaya başladılar. 24 Onlardan hangisi daha büyük sayılacak diye, aralarında bir çekişme de oldu. 25 Ve İsa onlara dedi: "Ulusların kralları, onların üzerinde egemenlik sürerler; ve onların üzerinde yetki kullananlar, iyilik edenler diye çağrılırlar. 26 Ama siz böyle olmayacaksınız; ancak aranızda en büyük olan, en küçük gibi olsun; önderlik eden de hizmet eden gibi olsun. 27 Çünkü hangisi daha büyük, sofrada oturan mı, yoksa hizmet eden mi? Sofrada oturan değil mi? Ama ben sizin aranızda hizmet eden gibiyim. 28 Ama denenmelerimde benimle birlikte duranlar sizlersiniz. 29 Ve Babam bana krallık tayin ettiği gibi, ben de size bir krallık tayin ettim. 30 Öyle ki, krallığımda benim soframda yiyip içesiniz ve İsrail'in on iki kabilesine hükmederek tahtlar üzerinde oturasınız." 31 Ve Rab dedi: "Simun, Simun, işte, buğday gibi kalburlamak üzere, Şeytan sizi elde etmek için istekte bulundu; 32 Ama imanın tükenmesin diye ben senin için dua ettim; ve sen geri döndüğün zaman kardeşlerini güçlendir." 33 O da İsa'ya, "Ya Rab, ben seninle birlikte hem zindana, hem de ölüme gitmeye hazırım" dedi. 34 Ve O dedi, "Sana derim ki Petrus, beni tanıdığını sen üç kez inkâr etmeden önce bugün horoz ötmeyecek" 35 Ve onlara, "Ben sizi kesesiz ve torbasız ve çarıksız gönderdiğim zaman hiçbir şeyde eksiğiniz var mıydı?" dedi. Onlar da, "Hiçbir şeyde" dediler. 36 O zaman onlara dedi: "Ama şimdi, kesesi olan onu alsın, aynı şekilde torbayı da alsın; ve kılıcı olmayan giysisini satsın ve bir tane satın alsın. 37 Çünkü size derim ki, yazılmış olan şu sözün bende yerine gelmesi gerektir: 'Ve yasasızlarla birlikte sayıldı.' Çünkü benim hakkımdaki şeyler de yerine gelecektir." 38 Ve onlar, "Ya Rab, işte burada iki kılıç var" dediler. O da onlara, "Yeter!" dedi. 39 Ve dışarı çıkıp adeti üzere Zeytinlik dağına gitti; öğrencileri de O'nun ardından gittiler. 40 Ve o yere varınca onlara, "Dua edin ki, denenmeye girmeyesiniz" dedi. 41 Ve onlardan bir taş atımı kadar ayrıldı ve diz çöküp, 42 "Ey Baba, eğer istersen bu kâseyi benden uzaklaştır; 43 Ve gökten O'na bir melek görünüp O'nu güçlendirdi. 44 Ve şiddetli ıstırap içinde bulunarak, daha çok hararetle dua etti; ve O'nun teri yer üzerine düşen büyük kan damlaları gibiydi. 45 Ve duadan kalkıp öğrencilerin yanına gelince, onları üzüntüden uyumakta buldu; 46 Ve onlara, "Neden uyuyorsunuz? Kalkın dua edin ki, denenmeye düşmeyesiniz" dedi. 47 Ve O henüz konuşurken işte, bir kalabalık ve Yahuda denilen Onikilerden biri, onların önünde geliyordu; ve İsa'yı öpmek için O'na yaklaştı. 48 Ama İsa ona, "Yahuda, İnsanoğlu'nu bir öpüşle mi ele veriyorsun?" dedi. 49 Ve O'nun çevresindekiler ne olacağını görünce O'na, "Ya Rab, kılıçla vuralım mı?" dediler. 50 Ve onlardan biri başkâhinin kölesine vurup onun sağ kulağını kopardı. 51 İsa da cevap verip, "Bırakın, yeter!" dedi; ve onun kulağına dokunarak onu iyileştirdi. 52 Ve İsa, üzerine gelen başkâhinlerle tapınak reislerine ve ihtiyarlara dedi: "Bir hayduda karşıymış gibi kılıçlar ve sopalarla mı geldiniz? 53 Her gün ben tapınakta sizinle birlikteyken, bana karşı el uzatmadınız; ama bu sizin saatinizdir ve karanlığın gücüdür." 54 Ve O'nu yakalayıp götürdüler; ve başkâhinin evine getirdiler. Petrus da uzaktan izliyordu. 55 Ve onlar avlunun ortasında ateş yakıp birlikte oturunca, Petrus onların arasında oturdu. 56 Ve bir hizmetçi kız onun ateş ışığında oturduğunu görerek, ona dikkatle bakıp, "Bu kişi de O'nunla birlikteydi" dedi. 57 Ama o, "Kadın, ben O'nu tanımıyorum" diyerek O'nu inkâr etti. 58 Ve biraz sonra başka biri onu görüp, "Sen de onlardansın!" dedi. Ama Petrus, "Ey adam, değilim" dedi. 59 Ve yaklaşık bir saat geçtikten sonra başka biri, "Gerçekten bu kişi de O'nunla birlikteydi; çünkü o da bir Galilelidir" diyerek ısrar etti. 60 Ama Petrus, "Ey adam, senin ne dediğini bilmem" dedi. Ve o henüz konuşurken, hemen horoz öttü. 61 Ve Rab dönüp Petrus'a baktı. Petrus da Rab'bin nasıl kendisine, "Horoz ötmeden önce sen beni üç kez inkâr edeceksin" dediği sözü hatırladı. 62 Ve Petrus dışarı çıkıp acı acı ağladı. 63 Ve İsa'yı tutan adamlar O'nunla alay ettiler; O'nu dövdüler. 64 Ve gözlerini bağlayıp yüzüne tokat atıyor ve kendisine, "Sana vuran kimdir? peygamberlik et!" diyerek soruyorlardı. 65 Ve küfrederek O'na başka birçok şeyler söylediler. 66 Ve gündüz olunca halkın ihtiyarlar heyeti, başkâhinler ve yazıcılar toplandılar; ve O'nu kendi meclislerine götürüp, 67 "Eğer sen Mesih isen bize söyle" dediler. O da onlara dedi: "Eğer size söylersem hiç inanmayacaksınız; 68 Ve ben de eğer size sorarsam, bana asla ne cevap vereceksiniz, ne de beni salıvereceksiniz. 69 Ama bundan sonra İnsanoğlu Tanrı'nın kudretinin sağında oturmuş olacaktır." 70 Ve onların hepsi, "Öyleyse sen Tanrı'nın Oğlu musun?" dediler. O da onlara, "Siz de diyorsunuz, öyle ki, ben O'yum" dedi. 71 Onlar da, "Artık tanıklığa ne ihtiyacımız var? Çünkü kendimiz O'nun ağzından işittik" dediler. İncil — Bünyamin Candemir