161 VE Abramın karısı Saray ona çocuk doğurmadı; ve Sarayın bir cariyesi, bir Mısırlı, vardı, ve onun adı Hacardı. 2 Ve Saray Abrama dedi: İşte, RAB beni doğurmaktan alıkoydu; rica ederim, cariyemin yanına gir, belki ondan çocuklarım olur. Ve Abram Sarayın sözünü dinledi. 3 Ve Abramın karısı Saray, cariyesi Mısırlı Hacarı aldı, ve onu kocası Abrama, karısı olmak üzre verdi; Abram Kenân diyarında oturduktan on sene sonra idi. 4 Ve Hacarın yanına girdi, ve o gebe kaldı; ve gebe kaldığını görünce, kendi hanımı gözünde küçüldü. 5 Ve Saray Abrama dedi: Bana olan tecavüz senin üzerine olsun; cariyemi senin koynuna ben verdim; gebe kaldığını görünce, onun gözünde ben küçüldüm, seninle benim aramda RAB hükmetsin. 6 Fakat Abram Saraya dedi: İşte, cariyen senin elindedir; gözünde iyi olanı kendisine yap. Ve Saray ona cefa etti, ve Hacar onun yanından kaçtı. 7 Ve RABBİN meleği Şur yolunda olan pınarın, çölde sular pınarının başında onu buldu. 8 Ve dedi: Ey Sarayın cariyesi Hacar, nereden geldin? ve nereye gidiyorsun? Ve dedi: Ben hanımım Sarayın yanından kaçıyorum. 9 RABBİN meleği ona dedi: Hanımına dön, ve onun eli altında boyun iğ. 10 Ve RABBİN meleği ona dedi: Senin zürriyetini çoğalttıkça çoğaltacağım, ve çokluğundan sayılmıyacaktır. 11 Ve RABBİN meleği ona dedi: İşte, sen gebesin, ve bir oğul doğuracaksın, ve onun adını İsmail koyacaksın, çünkü RAB sana olan cefayı işitti. 12 Ve o, insanlar arasında yabanî adam olacaktır; onun eli herkese karşı, ve herkesin eli ona karşı olacak, ve bütün kardeşlerinin şarkında sakin olacaktır. 13 Ve Hacar kendisine söyliyen RABBİN ismini, Sen, ya Allah, beni görüyorsun, diye çağırdı; çünkü dedi: Burada da mı beni göreni gördüm? 14 Bunun için kuyuya Beer-lahay-roi denildi; işte, Kadeş ile Bered arasındadır. 15 Ve Hacar Abrama bir oğul doğurdu, ve Abram Hacarın doğurduğu oğlun adını İsmail koydu. 16 Ve Hacar Abrama İsmaili doğurduğunda Abram seksen altı yaşında idi. 171 VE Abram doksan dokuz yaşında iken, RAB Abrama göründü; ve ona dedi: Ben Kadîr Allahım; benim önümde yürü, ve kâmil ol. 2 Ve ahdimi seninle benim aramda edeceğim, ve seni ziyadesile çoğaltacağım. 3 Ve Abram yüz üstü düştü, ve Allah onunla söyleşip dedi: 4 Ben ise, işte, ahdim seninledir, ve bir çok milletlerin babası olacaksın. 5 Ve artık adın Abram çağırılmıyacak, fakat adın İbrahim olacak; çünkü seni bir çok milletlerin babası ettim. 6 Ve seni ziyadesile semereli kılacağım, ve seni milletler yapacağım, ve senden kırallar çıkacaklar. 7 Ve sana, ve senden sonra zürriyetine, Allah olmak için seninle ve senden sonra zürriyetinle benim aramda ahdimi, nesillerince ebedî ahit olarak sabit kılacağım. 8 Ve senin gurbet diyarını, bütün Kenân diyarını, sana ve senden sonra zürriyetine ebedî mülk olarak vereceğim; ve onların Allahı olacağım. 9 Ve Allah İbrahime dedi: Ve sen ise, sen ve senden sonra zürriyetin, nesillerince, ahdimi tutacaksınız. 10 Sizinle ve senden sonra zürriyetinle benim aramda tutacağınız ahdim budur; aranızda her erkek sünnet olunacaktır. 11 Ve gulfe etinizde sünnet olunacaksınız; ve sizinle benim aramdaki ahdin alâmeti olacaktır. 12 Ve aranızda evde doğmuş, yahut senin zürriyetinden olmayıp her yabancıdan para ile satın alınmış olan sekiz günlük her erkek çocuk nesillerinizce sünnet olunacaktır. 13 Ve senin evinde doğmuş olan, ve senin paranla satın alınmış olan mutlaka sünnet olunacaktır, ve ahdim ebedî bir ahit olarak sizin etinizde olacaktır. 14 Ve gulfe etinde sünnet olunmamış sünnetsiz erkek varsa, o can kendi kavmından kesilecektir; o benim ahdimi bozmuştur. 15 Ve Allah İbrahime dedi: Senin karın Saraya gelince, onun adını Saray çağırmıyacaksın, fakat onun adı Sara olacaktır. 16 Ve onu mubarek kılacağım, ve ondan da sana bir oğul vereceğim; evet, onu mubarek kılacağım, ve milletlerin anası olacaktır; kavmların kıralları ondan olacaklardır. 17 Ve İbrahim yüz üstü düştü, ve güldü, ve yüreğinde dedi: Yüz yaşında olana bir oğul doğar mı? ve doksan yaşında olan Sara doğurur mu? 18 Ve İbrahim Allaha dedi: Keşke İsmail senin önünde yaşıyabilse! 19 Ve Allah dedi: Gerçek senin karın Sara sana bir oğul doğuracak; ve onun adını İshak koyacaksın; ve onunla ve ondan sonra zürriyetile ahdimi ebedî ahit olarak sabit kılacağım. 20 Ve İsmaile gelince, seni işittim; işte, onu mubarek kıldım, ve onu semereli edeceğim, ve onu ziyadesile çoğaltacağım; on iki beyin babası olacak, ve onu büyük millet edeceğim. 21 Fakat gelecek yıl bu muayyen vakitte Saranın sana doğuracağı İshakla ahdimi sabit kılacağım. 22 Ve onunla söyleşmeği bitirdi, ve Allah İbrahimin yanından yukarı çıktı. 23 Ve İbrahim, oğlu İsmaili, ve evinde doğanların hepsini, ve parası ile satın alınanların hepsini, İbrahim evinin adamları arasında her erkeği aldı, ve Allahın kendisine söylemiş olduğu gibi, ayni o günde gulfeleri etinde sünnet etti. 24 Ve İbrahim gulfe etinde sünnet olunduğu vakit, doksan dokuz yaşında idi. 25 Ve oğlu İsmail gulfesinin etinde sünnet olunduğu vakit, on üç yaşında idi. 26 İbrahim ve oğlu İsmail ayni o günde sünnet olundular. 27 Ve evinin bütün adamları, evde doğmuş olanlar, ve para ile yabancıdan satın alınmış olanlar onunla beraber sünnet olundular. 211 VE RAB demiş olduğu gibi Sarayı ziyaret etti, ve RAB Saraya söylemiş olduğu gibi etti. 2 Ve Sara gebe kaldı, ve İbrahime ihtiyarlığında, Allahın ona söylemiş olduğu muayyen vakitte, bir oğul doğurdu. 3 Ve İbrahim, kendisine doğan, Saranın kendisine doğurduğu oğlunun adını İshak koydu. 4 Ve İbrahim, Allahın kendisine emretmiş olduğu üzre, oğlu İshakı sekiz günlükken sünnet etti. 5 Ve İbrahim, oğlu İshak kendisine doğduğu zaman, yüz yaşında idi. 6 Ve Sara dedi: Allah beni güldürdü, her işiten benimle beraber gülecektir. 7 Ve dedi: Saranın çocuklar emzireceğini İbrahime kim derdi? çünkü onun ihtiyarlığında kendisine bir oğul doğurdum. 8 Ve çocuk büyüdü, ve sütten kesildi; ve İshakın sütten kesildiği günde, İbrahim büyük bir ziyafet yaptı. 9 Ve Sara Mısırlı Hacarın İbrahime doğurmuş olduğu oğlunun güldüğünü gördü. 10 Ve İbrahime dedi: Bu cariyeyi ve oğlunu dışarı at; çünkü bu cariyenin oğlu benim oğlumla, İshakla, beraber mirasçı olmıyacaktır. 11 Ve oğlundan dolayı bu şey İbrahimin gözüne çok kötü göründü. 12 Ve Allah İbrahime dedi: Çocuktan dolayı ve cariyenden dolayı gözünde kötü olmasın; Saranın sana söylediği her şeyde onun sözünü dinle; çünkü senin zürriyetin İshakta çağırılacaktır. 13 Ve cariyenin oğlunu da bir millet edeceğim, çünkü o senin zürriyetindir. 14 Ve İbrahim sabahlayın erken kalktı, ve ekmekle bir su tulumu aldı, ve omuzu üzerine koyarak Hacara verdi, çocuğu da verip onu gönderdi; ve Hacar gidip Beer-şeba çölünde dolaştı. 15 Ve tulumdan su tükendi, ve çocuğu bir çalı altına attı. 16 Ve gidip karşıda bir ok atımı kadar uzakta oturdu; çünkü: Çocuğun ölümünü görmiyeyim, dedi. Ve karşıda oturdu, ve sesini yükseltip ağladı. 17 Ve Allah çocuğun sesini işitti; ve Allahın meleği göklerden Hacara çağırıp kendisine dedi: Nen var, Hacar? korkma; çünkü bulunduğu yerden çocuğun sesini Allah işitti. 18 Kalk, çocuğu kaldır, ve onu kendi elinde tut, çünkü onu büyük millet yapacağım. 19 Ve Allah Hacarın gözlerini açtı, ve bir su kuyusu gördü; ve gidip tulumu su ile doldurdu, ve çocuğa içirdi. 20 Ve Allah çocukla beraberdi, ve o büyüdü; ve çölde oturdu, ve büyüyerek okçu oldu. 21 Ve Paran çölünde oturdu; ve anası ona Mısır diyarından bir kadın aldı. 22 Ve o vakitte vaki oldu ki, Abimelek ve ordusunun başbuğu Fikol İbrahime söyliyip dediler: Yapmakta olduğun her şeyde Allah seninledir; 23 ve şimdi, burada Allah hakkı için bana yemin et ki, bana ve oğluma ve oğlumun oğluna hile ile davranmıyacaksın; fakat benimle ve içinde misafir olduğun memleketle sana yaptığım lûtufa göre muamele edeceksin. 24 Ve İbrahim: Yemin ederim, dedi. 25 Ve Abimelekin kulları tarafından gaspedilmiş olan su kuyusundan dolayı İbrahim Abimeleki azarladı. 26 Ve Abimelek dedi: Bu şeyi kim yaptı bilmiyorum; ve sen de bana bildirmedin, ve ben de ancak bugün işittim. 27 Ve İbrahim koyunlar ve sığırlar alıp Abimeleke verdi; onların ikisi de ahdettiler. 28 Ve İbrahim sürüsünden yedi dişi kuzuyu ayrıca koydu. 29 Ve Abimelek İbrahime dedi: Ayrıca koyduğun bu yedi dişi kuzu ne demektir? 30 Ve dedi: Bu yedi dişi kuzuyu benim elimden almalısın, ta ki, bu kuyuyu kazdığıma bana şehadet olsun. 31 Bundan dolayı o yeri Beer-şeba çağırdı; çünkü onların ikisi orada yemin ettiler. 32 Böylece Beer-şebada muahede yaptılar; ve Abimelekle ordusunun başbuğu Fikol kalkıp Filistîler diyarına döndüler. 33 Ve İbrahim Beer-şebada bir ılgın ağacı dikti, ve orada RABBİN, Ebedî Allahın, ismini çağırdı. 34 Ve İbrahim Filistîler diyarında hayli zaman misafir oldu. İncil — Kitab-ı Mukaddes