81 Söylenenlerin özü şudur: Göklerde ululuk tahtının sağında oturmuş böyle bir başrahibimiz var. 2 İnsanın değil, Rab'bin kurduğu kutsal yerin ve gerçek çadırın görevlisi. 3 Çünkü her başrahip armağanlar, sunular getirmek üzere atanır. Bu nedenle İsa'nın da bir sunu getirmesi gerekir. 4 Kendisi yeryüzünde olsaydı, hiç rahip olamazdı. Çünkü ruhsal yasa gereğince armağanları sunan rahipler var. 5 Bunlar göklerdekilerin ancak bir benzeri, bir gölgesi olana ruhsal hizmette bulunuyor. Nasıl ki, Musa çadırı kurmak üzereyken uyarıldı. Tanrı ona şunu buyurdu: "Her şeyi sana dağda gösterilen örnek uyarınca Yapmaya özen göster." 6 Ama gerçekte Mesih'e onlarınkinden daha yüksek görev düştü. Nasıl ki O, üstün antlaşmanın aracısıdır. Bu antlaşma üstün vaatlere dayanarak saptanmıştır. 7 Çünkü o ilk antlaşma kusursuz olsaydı, ikincisine gerek kalmayacaktı. 8 Ne var ki, Tanrı onlarda kusur bularak şöyle diyor: "Rab, 'İşte günler gelmekte' diye buyuruyor, 'İsrail halkıyla ve Yahuda halkıyla yeni antlaşmayı sonuçlayacağım. 9 Onları Mısır ülkesinden çıkarmak için Ellerinden tuttuğum gün Atalarıyla yaptığım antlaşma gibi değil; Çünkü onlar yaptığım antlaşmada süreklilik göstermedi, Ben de onlara karşı ilgimi yitirdim.' Rab buyuruyor. 10 Rab, 'O günlerden sonra İsrail halkıyla girişeceğim antlaşma budur' diyor, 'Yasalarımı akıllarının içine yerleştireceğim, Onları yüreklerine yazacağım. Onların Tanrısı olacağım, Onlar da halkım olacak. 11 Yurttaş yurttaşa kardeş kardeşe, 'Rab'bi bil!' diye öğretmeyecek. Çünkü en küçüğünden en büyüğüne dek tümü beni bilecek. 12 Çünkü kuralları çiğnemelerine karşın onlara sevecen olacağım Ve günahlarını artık anımsamayacağım.'" 13 Tanrı yeni antlaşmayı bildirmekle, öncekinin süresini tüketmiştir. Süresi tükenip eskiyen ise ortadan kalkmanın eşiğindedir. İncil — Thomas Cosmades