Araçlar Gözat
141 Passah'ın kutlayışı ve Mayasız Ekmek Töreni'nden iki gün önceydi. Başrahiplerle dinsel yorumcular İsa'yı düzenle yakalayıp öldürmenin yollarını araştırıyorlardı. 2 "Ama bu iş kutlama sırasında olmasın ki, halk arasında kargaşalığa yol açmasın" diyorlardı. 3 İsa Beytanya'da cüzamlı Simon'un evindeydi. Sofrada oturuyordu ki, bir kadın kaymaktaşı bir kapta çok pahalıya sağlanan katıksız sümbül kokusu getirdi. Kaymaktaşı kabı kırıp içindekini İsa'nın başına döktü. 4 Bazıları, "Bu sümbül kokusunu boşa harcaması da neye?" düşüncesiyle için için öfkelendi. 5 "Bu sümbül yağı üç yüz dinardan çoğa satılabilir, karşılığı da yoksullara verilebilirdi." Bu sözlerle kadını kınadılar. 6 Ama İsa şu yolda konuştu: "Kadını bırakın. Niçin onu tedirgin ediyorsunuz? O benim için yararlı bir iş gördü. 7 Çünkü yoksullar her zaman aranızda olacaktır. İstediğiniz zaman kendilerine iyilik edebilirsiniz. Ama beni her zaman aranızda bulamayacaksınız. 8 O yapabildiğini yaptı; bu sümbül kokusunu bedenime dökmekle beni gömülmeye hazırladı. 9 Doğrusu size derim ki, Sevinç Getirici Haber dünyanın her neresinde yayılırsa, onun yaptığı iş de kendisi için bir anı niteliğinde anlatılacaktır." 10 On İkiler'den biri olan Yahuda İşkariyot, İsa'yı başrahiplerin eline vermek için onlara yaklaştı. 11 Başrahipler Yahuda'nın önerisini duyunca sevindiler ve kendisine para vaadinde bulundular. Yahuda, İsa'yı ele vermek için elverişli ortamı kollamaya başladı. 12 Mayasız Ekmek Töreni'nin ilk günü -Passah kurbanını kestikleri gün- öğrenciler İsa'ya sordu: "Passah yemeğini yemek için nereye gidip hazırlık yapmamızı istiyorsun?" 13 İsa öğrencilerinden ikisini göndererek, "Kente gidin"dedi. "Sizi testiyle su taşıyan bir adam karşılayacak. Onu izleyin. 14 Girdiği evin sahibine, 'Öğretmen öğrencilerimle birlikte Passah yemeğini yiyeceğim oda nerede?' diye soruyor deyin. 15 O size üst katta düzenlenip hazırlanmış geniş bir oda gösterecek. İşte orada bizim için yemeği hazırlayın." 16 Öğrenciler yola koyuldu. Kente vardıklarında, onlara bildirdiği gibi her şeyi yerli yerinde buldular ve Passah yemeğini hazırladılar. 17 Akşam olunca İsa On İkiler'le birlikte geldi. 18 Hep bir arada oturup yemek yerlerken İsa, "Doğrusu size derim ki, içinizden biri beni ele verecek" dedi."Benimle birlikte yemek yiyen biri." 19 Öğrenciler üzüldü. Her biri ardı ardına kendisinden soruyordu: "Yoksa ben miyim?" 20 İsa, "On İkiler'den biri"dedi. "Benimle birlikte ekmeğini sahana banan. 21 İnsanoğlu kararlaştırılmış kapsamda gidiyor; tıpkı kendisine ilişkin yazılı olduğu gibi. Ama İnsanoğlu kimin aracılığıyla ele veriliyorsa, vay o insanın başına gelene! O kişi hiç doğmasaydı kendisi için daha iyi olurdu." 22 Onlar yemek yerken İsa ekmeği alıp kutsadı. Sonra bölüp öğrencilerine verdi. "Alın, bedenimdir bu"dedi. 23 Ardından bir bardak aldı, teşekkür ettikten sonra onlara verdi. Hepsi içti. 24 İsa, "Bu birçokları için akıtılan antlaşma kanımdır"dedi. 25 "İşte size söylüyorum: Bundan böyle bağın bu ürününden içmeyeceğim. Tanrı hükümranlığında tazesinden içeceğim güne dek." 26 Bir ilahi söyledikten sonra Zeytinlik Dağı'na çıktılar. 27 Sonra İsa onlara, "Tümünüz köstekleneceksiniz"dedi. "Çünkü şöyle yazılıdır: 'Çoban'ı vuracağım Ve koyunlar darmadağın olacak.' 28 "Ama ölümden dirildikten sonra, ben sizlerden önce Galile'de olacağım." 29 Petros O'nu yanıtladı: "Tümü de kösteklense bile, ben hiçbir zaman kösteklenmeyeceğim." 30 İsa ona, "Doğrusu sana derim ki"dedi, "Hem de bugün, bu gece horoz iki kez ötmeden önce, üç kez beni yadsıyacaksın." 31 Ama Petros daha da ateşlenerek sözünü sürdürdü: "Seninle birlikte ölmem gerekse bile seni hiçbir zaman yadsımayacağım." Öbür öğrenciler de aynı yolda konuştu. 32 Sonra Getsemane denen yere gittiler. İsa öğrencilerine, "Ben dua ederken siz burada oturun"dedi. 33 Petros'u, Yakup'u ve Yuhanna'yı yanına aldı. Sarsılmaya, sıkılmaya başladı. 34 Bunun üzerine, "Canım ölesiye üzüntüyle çalkalanıyor"dedi. "Burada bekleyin ve uyanık durun." 35 Biraz ileriye giderek yere kapandı. Eğer olanak varsa bu saatin kendisinden uzaklaştırılması için dua etti: 36 "Abba Baba! Senin için her şey olanaklıdır. Bu bardağı benden uzaklaştır! Ama benim isteğim değil, senin isteğin uygulansın." 37 Öğrencilerin yanına döndüğünde onları uykuda buldu. Petros'a, "Ey Simon"dedi. "Uyuyor musun? Bir saat olsun uyanık duramadın mı? 38 Uyanık durun ve dua edin ki, denenmeye sürüklenmeyesiniz. Ruh istekli ama beden güçsüzdür." 39 Yeniden, ikinci kez yanlarından ayrılıp aynı sözlerle dua etti. 40 Geri geldiğinde onları yine uykuda buldu. Çünkü uyku gözlerinden akıyordu. O'na ne diyeceklerini bilmiyorlardı. 41 Üçüncü kez geri gelip onlara, "Deliksiz uykuda mısınız, daha dinleniyor musunuz?"dedi. "Bu kadar yeter. İşte o saat geldi. İnsanoğlu günahlıların eline veriliyor. 42 Kalkın gidelim. Bakın, beni ele veren yaklaştı." 43 Hemen o anda, O daha sözünü bitirmeden, On İkiler'den biri olan Yahuda oraya geldi. Yanında kılıçlarla sopalarla silahlanmış bir topluluk vardı. Bunları başrahipler, dinsel yorumcular ve İhtiyarlar göndermişti. 44 İsa'yı ele veren, onlara bir işaret gösterdi. "Kimi öpersem, aradığınız O'dur. O'nu tutuklayın ve güvenlik altına alıp götürün" dedi. 45 Yahuda oraya varır varmaz hiç duraksamadan İsa'nın yanına gitti. "Ya Rabbi!" diyerek özlem çekercesine O'nu öptü. 46 Bunun üzerine O'nu yakalayıp tutukladılar. 47 Orada bulunanlardan biri kılıcına davrandı, başrahibin uşağına vurduğu gibi onun kulağını kopardı. 48 İsa onlara, "Beni yakalamak için eşkıyaya karşı çıkarcasına kılıçlarla sopalarla gelmek mi gerekirdi?"dedi. 49 "Her gün tapınakta aranızda öğretiyordum, beni tutuklamadınız. Ama Kutsal Yazılar böylelikle yerine gelsin diye oluyor bu." 50 Bunun üzerine öğrencilerin tümü O'nu bırakıp kaçtı. 51 Çıplak bedenine keten bez kuşanmış bir genç O'nun ardı sıra gidiyordu. Onu tuttular. 52 Ama o, keten bezi bırakıp çırılçıplak oradan kaçtı. 53 İsa'yı başrahibe götürdüler. Bütün başrahipler, İhtiyarlar ve dinsel yorumcular orada toplanmıştı. 54 Petros O'nu gerilerden başrahibin avlusunun iç bölümüne dek izledi. Görevlilerle birlikte oturup ateşin önünde ısınmaya koyuldu. 55 Başrahiplerle tüm Kurul, İsa'yı ölüm yargısına çarptırmayı amaçlayarak O'na karşı tanık arıyor ama bulamıyorlardı. 56 Çünkü birçoklarının kendisine karşı yalancı tanıklık etmesi konumunda tanıklıkları birbirini tutmuyordu. 57 Bunun ardından, bazı kişiler ayağa kalkıp O'na karşı yalancı tanıklık ettiler: 58 "Biz O'nun, 'Elle kurulan bu tapınağı yıkacağım ve üç günde elle kurulmamış başka bir tapınak kuracağım' dediğini duyduk." 59 Bütün bunlara karşın, yine de tanıklıkları birbirini tutmadı. 60 Başrahip ayağa kalkıp ortada durdu ve İsa'ya, "Bu adamların seni suçlamasına karşı niçin bir yanıt vermiyorsun?" diye sordu. 61 Ama İsa tek söz söylemedi, hiçbir yanıt vermedi. Başrahip yeniden O'na sordu: "Sen kutsanan Tanrı'nın Oğlu Mesih misin?" 62 İsa, "Ben O'yum"dedi; "Hem de "'İnsanoğlu'nu Güç'ün sağında oturur ve göğün bulutlarıyla gelir göreceksiniz.'" 63 Bunun üzerine başrahip kaftanını yırtarak bağırdı: "Bundan böyle tanıklara ne gerek var? 64 İşte sövgüyü işittiniz. Yargınız nedir?" Tümü de O'na ölüm yargısı yaraştığını belirtti. 65 Bazıları O'na tükürmeye başladı. Yüzünü örttüler, yumrukladılar ve kendisine, "Peygamberlikte bulun bakalım" dediler. Görevliler O'nu sille tokat götürdü. 66 Petros aşağıda avludayken, başrahibin hizmetçilerinden bir kız yaklaştı. 67 Petros'u ısınmakta görünce gözlerinin içine bakarak, "Sen de Nasıralı İsa'yla birlikteydin" dedi. 68 Ama o bunu yadsıyarak, "Ne demek istediğini bilmiyorum da, anlamıyorum da" dedi. Sonra avlunun dış bölümüne çıktı [ve horoz öttü]. 69 Hizmetçi kız onu görünce orada duranlara, "Bu adam da onlardandır" diye yineledi. 70 Ama Petros yeni baştan yadsıdı. Az sonra, orada duranlar Petros'a, "Gerçekten sen de onlardan birisin" dedi. "Baksana, Galileli'sin." 71 Bunun üzerine Petros, "Sözünü ettiğiniz adamı tanımıyorum" diyerek lanet etmeye ve ant içmeye başladı. 72 Hemen o anda ikinci kez horoz öttü. Petros İsa'nın kendisine söylediği sözü anımsadı: "Horoz iki kez ötmeden önce üç kez beni yadsıyacaksın." Bunun üzerine ağlamaya başladı.
İncil — Thomas Cosmades
»