Araçlar Gözat
271 Sabah olunca halkın başrahipleriyle bütün İhtiyarları İsa'yı öldürmek üzere görüşmeye koyuldular. 2 O'nu zincire vurarak götürüp vali Pilatus'a teslim ettiler. 3 İsa'yı ele veren Yahuda, O'nun yargı giydiğini görünce pişmanlık duydu. Otuz gümüşü başrahiplere ve İhtiyarlar'a geri verip, 4 "Suçsuz kana girmekle günah işledim" dedi. Onlar, "Bundan bize ne?" dediler. "Başının çaresine kendin bak!" 5 Yahuda gümüş paraları tapınağa fırlatıp gitti, kendisini astı. 6 Başrahipler gümüş paraları aldılar. "Bunları tapınak kasasına koymak doğru olmaz" dediler. "Çünkü kan karşılığıdır." 7 Bir araya gelip o parayla yabancıların gömülmesi için Çömlekçi Tarlası'nı satın aldılar. 8 Bu nedenle o tarlaya bugüne dek Kan Tarlası dendi. 9 Böylece, Yeremya peygamber aracılığıyla söylenen şu söz yerine geldi: "İsrailoğulları'ndan bazılarının değer biçtikleri kişi için kestirilen otuz gümüşü aldılar. 10 Ve bu parayı Çömlekçi Tarlası'na ödediler. Tıpkı Rab'bin bana buyurduğu gibi.." 11 İsa vali Pilatus'un önüne dikildi. Vali, "Sen Yahudiler'in Kralı mısın?" diye sordu. İsa, "Söylediğin gibidir"dedi. 12 Ama başrahiplerle İhtiyarlar'ın suçlamalarına hiçbir yanıt vermedi. 13 Sonra Pilatus, "Sana karşı yöneltilen bunca tanıklığı duymuyor musun?" dedi. 14 Ama O hiçbir konuda ona tek yanıt olsun vermedi. Öyle ki, vali pek şaşırdı. 15 Passah kutlayışında valinin toplumca dilenen bir cezalıyı salıvermesi gelenektendi. 16 O dönemde Bar Abbasadında namlı bir cezalı vardı. 17 Kalabalık toplanınca Pilatus sordu: "Hangisini salıvermemi istersiniz? Bar Abbas'ı mı, yoksa Mesih denen İsa'yı mı?" 18 Çünkü kıskançlık nedeniyle İsa'yı tutuklayıp teslim ettiklerini biliyordu. 19 Pilatus yargı kürsüsünde oturmaktayken karısı ona haber gönderdi: "Sakın o doğru insana bir şey yapayım deme. Çünkü O'nun yüzünden bu gece düşümde çok sıkıntı çektim." 20 Başrahiplerle İhtiyarlar Bar Abbas'ı destekleyip İsa'yı ortadan kaldırsınlar diye toplulukları kandırdı. 21 Vali yeni baştan onlara sordu: "İkisinden hangisini salıvermemi istersiniz?" Onlar da, "Bar Abbas'ı" diye diretti. 22 Pilatus sordu: "Öyleyse, Mesih denen İsa'yı ne yapayım?" Tümü birlikte, "Çarmıha çakılsın" diye karşılık verdi. 23 Vali yeniden sordu: "Ne kötülük işledi ki?" Ama onlar daha hızlı bağırarak, "Çarmıha çakılsın!" diye diretti. 24 Pilatus tartışmanın yarar sağlamak bir yana, tam tersine kargaşalık doğurduğunu gördü. Suya uzanıp topluluğun önünde ellerini yıkadı ve, "Bu adamın kanından ben suçsuzum" dedi. "Başınızın çaresine kendiniz bakın." 25 Tüm halk, "O'nun kanının sorumluluğu bizim ve çocuklarımızındır" diye yanıtladı. 26 Bunun üzerine Pilatus Bar Abbas'ı salıverdi, İsa'yı kırbaçlattıktan sonra çarmıha çakılsın diye teslim etti. 27 Bunun üzerine, valinin buyruğundaki askerler İsa'yı vali konağına götürdüler ve tüm topluluğu çevresine topladılar. 28 Kendisini soyup üstüne al bir kaftan attılar, 29 başına da dikenlerden ördükleri bir taç taktılar. Sağ eline bir kamış tutuşturdular. Önünde diz çökerek kendisiyle alay ettiler. "Selam, ey Yahudiler'in kralı!" diye laf attılar. 30 O'na tükürdüler, elindeki kamışı alıp başına vurdular. 31 Kendisiyle alay ettikten sonra kaftanı üstünden çıkardılar. O'na kendi giysilerini giydirip çarmıha çakmaya götürdüler. 32 Dışarıya çıkarlarken Simon adında Kirenelibir adam gördüler. İsa'nın haçını taşısın diye onu zorladılar. 33 Golgota -kafatası konumu anlamında- denen yere varınca, 34 'içmesi için O'na ödle' karışık 'şarap verdiler'. Bunu tadınca içmek istemedi. 35 İsa'yı çarmıha çaktıktan sonra 'kura çekip giysilerini aralarında paylaştılar' 36 ve orada oturup O'nu gözlemeye koyuldular. 37 Suçuna ilişkin bir yazı yazarak başının üstüne astılar: YAHUDİLERİN KRALI İSA'DIR BU. 38 O'nunla birlikte iki eşkıya da çarmıha çakıldı: Biri sağında öbürü solunda. 39 Oradan geçenler 'başlarını sallayarak' İsa'yı aşağılıyorlardı. 40 "Sen, tapınağı yıkıp üç gün içinde yeniden kuran. Eğer Tanrı'nın Oğlu'ysan, çarmıhtan aşağı inip de kendini kurtarsana!" 41 Başrahipler, dinsel yorumcular ve İhtiyarlar da alaylı alaylı konuşarak, 42 "Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor" diyorlardı. "Bu mu İsrail'in kralı? Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O'na inanalım. 43 'Tanrı'ya güvendi. Tanrı'nın O'nunla ilgisi varsa şimdi O'nu kurtarsın.' Çünkü, 'Ben Tanrı'nın Oğlu'yum' demişti." 44 İsa'yla birlikte çarmıha çakılan eşkıyalar da aynı davranışla O'nu yeriyordu. 45 Öğleyin on ikiden on beşe dek tüm ülkeyi karanlık kapladı. 46 Saat on beş sularında İsa yüksek sesle bağırdı: "Eli, Eli lama sabaktani?" Bu, "Tanrım, Tanrım, niçin beni bıraktın?" anlamına gelir. 47 Orada duranlardan bazıları bunu duyunca, "Bu adam İlyas'a sesleniyor" dediler. 48 İçlerinden biri hemen koşup bir sünger kaptı, 'sirkeye' daldırıp bir kamışa takarak İsa'nın 'ağzına uzattı.' 49 Ötekiler, "Bırak bakalım, İlyas varıp onu kurtaracak mı!" diye laf atıyorlardı. 50 İsa yeniden yüksek sesle bağırıp ruhunu teslim etti. 51 O anda tapınağın perdesiyukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye ayrıldı. Yer sarsıldı, kayalar yarıldı, 52 mezarlar açıldı ve uyuyankutsal yaşamlılardan birçoğunun bedeni dirildi. 53 Mezarlarından çıktılar, O'nun dirilişi ardından Kutsal Kent'e girdiler ve birçok insana göründüler. 54 Yüzbaşı ve onunla birlikte İsa'yı gözleyenler, depremle öteki olayları görünce aşırı korkuya kapılarak, "Gerçekten Tanrı'nın Oğlu'ydu O!" dediler. 55 Orada durumu uzaktan gözleyen birçok kadın vardı. Bunlar İsa'yı Galile'den beri izlemişler, kendisine hizmet sunmuşlardı. 56 Aralarında Magdalalı Meryem, Yakup'la Yusuf'un annesi Meryem ve Zebedi'nin oğullarının annesi de bulunuyordu. 57 Akşam olunca, Arimatealı zengin bir adam geldi. Adı Yusuf olan bu kişioğlu İsa'nın öğrencisiydi. 58 Pilatus'a gidip İsa'nın cesedini istedi. Pilatus da verilmesi için buyruk çıkardı. 59 Yusuf cesedi alınca, onu tertemiz bir keten beze sardı 60 ve kaya kovuğunda oyduğu yepyeni, özel mezarına yatırdı. Mezarın açıldığı yere de kocaman bir taş yuvarlayıp oradan ayrıldı. 61 Magdalalı Meryem'le öbür Meryem, gömütün tam karşısında oturmuşlardı. 62 Ertesi gün -yani Hazırlık Günü sonrası- başrahiplerle Ferisiler hep birlikte Pilatus'a varıp, 63 "Efendi!" dediler. "O aldatıcının daha yaşarken ne dediği aklımızda duruyor. 'Üç gün sonra dirileceğim' demişti. 64 Onun için, bir buyruk çıkar da gömüt üçüncü güne dek mühürlensin. Olur ya, bakarsın öğrencileri gelip O'nu çalar, sonra da halka, 'O ölüler arasından dirildi' derler. Öyle ki, son aldatış ilkinkinden beter olur." 65 Pilatus, "Kolcularınızvar" dedi. "Gidin, aklınızın kestiği gibi orayı güvenlik altında tutun." 66 Adamlar gidip mezarı güvenlik altına aldılar. Taşı mühürlediler kolcuları da görev başına diktiler.
İncil — Thomas Cosmades
»