261 Yazın kar, hasatta yağmur hiç de aranmaz; Kafasız bireye yücelik hiç yakışmaz. 2 Serçenin sağa sola sıçraması, kırlangıcın yok şuraya yok buraya uçuşması nasılsa, Nedensiz lanet de etki bırakmaktan yoksundur. 3 Beygire kamçı, eşeğe gem, Kafasızların sırtına da kötek.. 4 Kafasız bireyi akılsızlığı uyarınca yanıtlama; Olmaya ki sen de onun ayarına sürüklenesin. 5 Kafasızı akılsızlığına yaraşır dille yanıtla, Ters durumda kendi gözünde bilge kesilir o. 6 Akılsızı bir göreve salan Kendi ayaklarını keser, zararını da çeker. 7 Kötürümün sarkık bacaklarına benzer, Akılsızın ağzında bir özdeyiş, 8 Mücevheri taş yığınına katmak sırasından, Akılsızı önemseyen de öyledir. 9 Sarhoşun sarıldığı dikenli çubuk neyse, Akılsızların ağzında bir özdeyiş de odur. 10 Sağındakini solundakini yaralayan okçu neyse, İlk rastladığı kafasızı ya da başıboşu kiralayan da odur. 11 Köpeğin kendi kusmuğuna döndüğü gibi, Akılsızlığını yineleyen ahmak insan da odur. 12 Kendini bilge sayana bir bak! Akılsız birey ondan daha çok umut vericidir. 13 Haylaz insan, "Yol üzerinde aslan var; Sokaklarda aslan serbest dolaşıyor" der. 14 Kapı menteşeleri üzerinde dönercesine, Aylak da yatağında öyle döner. 15 Aylak elini sahana daldırır; Ne yazık, onu ağzına götürmeyi hesaba katmaz. 16 Aylak kendi gözünde, Akıllıca yanıt veren yedi kişiden daha bilgedir. 17 Kendisini ilgilendirmeyen çatışmaya katılan, Yoldan geçen köpeği kulaklarından tutan biri gibidir. 18 Ateşli odun, ok ve ölüm saçan deli insan nasılsa, 19 Komşusunu aldattıktan sonra bu bir şakaydı, diyen de öyledir. 20 Odun tükenince ateş söner; Bunun gibi laf taşıyanın bulunmadığı yerde sürtüşme son bulur. 21 Kora kömür, ateşe odun neyse, Sürtüşmeye başlangıç olan insan da odur. 22 Dedikodu tatlı lokmalara benzer; Midenin taa derinine iner. 23 Kötü yürekten boşalan büyüleyici dilin sözleri, Gümüş posasıyla sıranmış toprak kap benzeridir. 24 Kinle taşan öz yüreğini gizleyen, Dudaklarını tatlı sözler söylemeye zorlar. 25 Onun sözleri baldan tatlı olsa da inanma; Çünkü derininde zehir yüklü yedi bozukluk yatar. 26 Hıncını hileyle örtbas edebilse bile, Sütü bozukluluğu topluluğun önünde sergilenecektir. 27 Çukuru kazan oraya kendisi düşecek; Taşı yuvarlayan onun altında ezilecek. 28 Yalancı dil yaraladığı kişilerden tiksinir; Yaltaklık eden dil yıkım oluşturur. İncil — Thomas Cosmades